Türkiye, 9 Ekim’de başlattığı, hem sahada hem masada başarı elde ettiği Barış Pınarı Harekatı’nda finans alanında da mücadele verdi.
Türkiye, finansal alanda spekülatif ataklara maruz kaldı. 10 Ekim Perşembe akşamı başlatılan spekülatif atak yurt dışı kaynaklıydı. Amaçları Türk Lirası’nın değerini düşürmekti.
Spekülatif ataklarla dolar 5 lira 80 kuruştan 5 lira 90 kuruş seviyesine kadar çıkarıldı. Yabancı bazı finans kuruluşları Türk Lirası borçlandı. Kurun daha fazla yükselmesi yönünde kademeli TL satış talimatları verildi. Talimatların toplam TL miktarı SWAP piyasasında o anda olan TL likiditesinin çok üzerindeydi.
Türkiye’nin aldığı tedbirler saldırıları boşa çıkardı
Yabancı finans kuruluşları bir kez daha TL’de açığa satış tercih etti ve Türkiye piyasasından döviz aldı. Böylece Türkiye piyasasında döviz talebini artırdı ve kur yükseldi. Buradaki amaç Türk Lirası’ndaki bu düşüşten pay kazanmaktı.
Ancak Ağustos ayındaki saldır sonrası Türkiye, bir dizi finansal tedbir alarak SWAP piyasasına sınırlama getirmişti yani bankaların yurt dışına TL vermesi kısıtlanmıştı. Hem bu tedbir hem de sonrasında atılan adımlar bazı yabancı finans kuruluşlarının çabalarını boşa çıkardı.
Bir gecede 10 milyar dolar zarar ettiler
Yüklü faize dayanamayan bu kuruluşlar, ellerindeki doları bozdurmak zorunda kaldı. 15 Ekim Pazartesi, doları 5 lira 90 kuruş seviyesinin altında bozdurdular. Türk ekonomisini yıpratmak isterken kendileri zarara uğrayarak, bir gecede 10 milyar dolar zarar ettiler. Ekonomik saldırı planları yüzünden toplamda 15 milyar dolar kayıp verdiler.