Site icon Ekonomi Gerçekleri

JPMorgan piyasaları nasıl manipüle ediyor?

ABD’nin en önemli bankalarından JPMorgan, yerel seçimler yaklaşırken ortaya atılan dolar kurunun yükseleceğine ilişkin manipülasyonları destekler nitelikte bir rapor yayınladı. Bankanın müşterilerine gönderdiği bu raporda, dolar/TL beklentisi 5.90 olarak açıklanmış, yatırımcılara alım yapılması veya varlıkların elde tutulması anlamına gelen uzun pozisyon almaları önerilmişti.

Hazırlanan notta JP Morgan’ın Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) toplam döviz rezervlerinin düşme hızının sürdürülemez olduğuna inandığı belirtilmiş ve 31 Mart yerel seçimleri nedeniyle TL’nin değerinin düşeceği öngörülmüştü.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ise rezerv hareketinin 5.5 milyar dolarının BOTAŞ’a Döviz satımı ve borç ödemelerinden kaynaklandığını söyledi. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası yetkililerinin yaptığı açıklamada son dönemde açıklanan rezerv rakamları ile ilgili olağandışı bir durum olmadığı, TCMB’nin rezerv biriktirme politikasının devam ettiği söylendi.

Sermaye Piyasa Kurulu (SPK) ise JP Morgan’ın yayımladığı raporun, yanıltıcı içerikleri nedeniyle, hisse senetleri üzerinde spekülatif etki yarattığı şikayetleri üzerine inceleme başlatıldı.

Bu, JPMorgan’ın ilk manipülatif icraatı değildi. Endonezya da Ocak 2017’de JPMorgan ile benzer sebeplerden iş ilişkilerini kesmişti.

JPMorgan Kasım 2016’da yayınladığı bir araştırma raporunda, Endonezya ekonomisinin hassas ve güvenilmez olduğuna vurgu yapıyordu. Bu durumun trilyon dolarlık ekonomideki finansal sistemi istikrarsızlaştırabileceği söylenmişti.

Böylece banka, Donald Trump’ın seçilmesinin ardından piyasaların hareketlendiği bir dönemde Endonezya borsasını iki basamak aşağı çekti.

Ocak 2017’ye gelindiğinde ise Endonezya hükümetinden gelen resmi açıklamayla, Kasım ayında açıklanan raporun ardından JP Morgan’ın ülkelerinde piyasa yapıcı kurum olarak görev yapmasına izin vermeyeceklerini açıkladı.

Endonezya hükümeti 16 ay boyunca bankanın tahvil işlemlerinde aracı olmasına izin vermemiş, bu yasaklamanın temel sebebinin de JPMorgan’ın piyasaları manipüle ettiği ve Endonezya ekonomisini “güvenilir” olmamakla eleştirdiği Kasım ayı araştırma raporu olduğunu resmi kaynaklardan açıklamıştı.

Endonezya Maliye bakanı Sri Mulyani, JPMorgan gibi önemli bankaların insanları manipüle etmek yerine pozitif algı yaratma sorumluluğu olduğunu aktarmıştı. JPMorgan’ın bu türden manipülatif bir raporu 2015’te de yayınladığını ve bankanın hükümet tarafından uyarıldığını hatırlatmıştı.

Yatırım bankalarının küresel piyasalardaki etkinliği malum. Ama gelişmekte olan piyasalarda sicilleri pek de temiz sayılmaz. Aynı JP Morgan’ın özellikle ABD merkezli finans şirketleri için oldukça zorlu bir pazar olan Çin’de faaliyet gösterebilmek için Çinli devlet yetkililerinin çocuklarını işe aldığı duyulduğunda “piyasa normlarına göre hareket etmek” dışında bazı taktiklere de başvurabildikleri anlaşılmıştı.

2016’da Endonezya’da piyasadaki spekülatif hareketlere aracılık eden JP Morgan’ın başını çektiği yasaklı listede 19 banka daha yer alıyordu. Daha önce benzer bir hamleyi yine dünyanın en büyük finans kuruluşlarından biri olan Goldman Sachs Güney Kore’de yapmıştı. Güney Kore, değerinin düşeceği beklentisiyle tahvillerini, 1MDB şirketine açıktan satan Goldman Sachs’a 6.7 milyon dolar ceza kesmişti.

Exit mobile version