Avro Bölgesi için çift dipli resesyon
Resesyon; “üst üste iki çeyrek GSYH’de küçülme yaşanması” olarak ifade edilirken, “ekonominin resesyondan çıkışa geçtikten sonra yeniden küçülmeye girmesi” ise “W tipi resesyon” ya da “çift dipli resesyon” olarak adlandırılıyor. Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) faiz oranlarını çok düşük seviyede tutması, kamu, hanehalkı ve şirketlerin çok düşük faizle borçlanabilmesi, ECB’nin sağladığı toplam 1 trilyon 850 milyar avroluk destek ve AB’nin 750 milyar avroluk kurtarma paketi, AB’de Covid-19 krizine çare olamadı. Covid-19 salgını, 450 milyonluk nüfusa sahip AB’de gündelik hayatı etkilemeye, başta büyüme ve istihdam olmak üzere ekonomi için tehdit oluşturmaya devam ediyor. Salgından en çok etkilenen sektörlerden turizm, konaklama, hava yolları, seyahat, yeme-içme ve tekstilde firmalar iflasın eşiğine gelirken, bazı sektörlerde faaliyet gösteren şirketler de hayatta kalma mücadelesi veriyor. Ekonomik toparlanma üzerindeki baskı nedeniyle bölge ekonomisi, bu yılın başında yeniden küçülmeye hazırlanırken, Covid-19 vaka sayılarının yeniden artmasıyla Avro Bölgesi ekonomisinin çift dipli resesyona sürükleneceği belirtildi.
Kurumlar da büyüme beklentilerini düşürdü
Avro Bölgesi ekonomisinin bu yılın ocak-şubat döneminde yüzde 1,3 büyüyeceği tahmininde bulunan Bloomberg Economics, tahminini yüzde 4 küçülme olarak revize etti.
JP Morgan ise, Avro Bölgesi’nin geçen yılın son çeyreğinde yüzde 9 ve 2021’in ilk çeyreğinde yüzde 1 küçülmesini beklerken UBS, ilk çeyrekteki yüzde 2,4 büyüme beklentisini yüzde 0,4 düşüşe çekti. Goldman Sachs Group Inc. ise büyük belirsizlik ve “risklerin aşağı yönde daha da eğimli olduğu” hafif bir daralma öngörüyor.
Avro Bölgesi’nin önde gelen ekonomik araştırma kuruluşları Alman Ekonomi Araştırma Enstitüsü, İsviçre Araştırma Enstitüsü ve İtalya Ulusal İstatistik Enstitüsü, geçen ay artan vaka sayısı ve ekonomilerin kısmen de olsa kapanmasının etkisiyle 2021’in ilk çeyreği için tahminlerini aşağıya çekti.
Avro Bölgesi için 2021 ilk çeyrek büyüme tahminini yüzde 1,5’ten yüzde 0,7’ye düşürürken bazı kuruluşlar, büyümenin ikinci çeyreğe kadar yüzde 3’e ulaşmasını beklemediklerini belirtiyor.
Allianz SE, 18 Aralık 2020’de yayımladığı raporunda Avro Bölgesi’nin Almanya, Fransa ve İtalya gibi kilit ekonomilerinde vaka sayılarının artması, salgının yayılmasını önlemek için uygulanan kısıtlamaların sıkılaştırılması ve bunların 2021’e uzatılmasının bölge ekonomisinin yıla zayıf başlayacağının işareti olduğunu belirtirken, uzun bir resesyon riskinin arttığına da dikkati çekti.
Bu dönemde, Covid-19’un sebep olduğu sağlık ve ekonomik krizin yanında Brexit’in de Avro Bölgesi ekonomisi üzerinde olumsuz etkileri hissedildi. Brexit’te ticaret anlaşması görüşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlanması ihtimaline karşın İngiltere’ye ürün göndermek için acele eden Avro Bölgesinde bulunan şirketlerin dış satımda yıl sonu artışına neden olmasının ardından ihracatın tekrar zayıflayabileceği belirtiliyor.
Aynı zamanda, bazı AB ülkelerinde kamu borç yükünün Covid-19 krizi sebebiyle alınan önlemler sonucu rekor düzeylere çıkması da endişelere neden oluyor. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), 2020’de Almanya’nın kamu borcunun GSYH’ye oranının yüzde 74’e, Fransa’da bu rakamın yüzde 116 ve İtalya’da yüzde 160’a tırmanacağı tahmin ediliyor.