China Daily manşetinde Türkiye-Çin ilişkileri
China Daily gazetesindeki Türkiye Cumhuriyeti Pekin Büyükelçisi Abdulkadir Emin Önen tarafından yazılan haberde Türkiye ve Çin iş birliğinden övgüyle bahsedildi. Bu yıl, Türkiye Cumhuriyeti ile Çin Halk Cumhuriyeti arasındaki diplomatik ilişkilerin tesisinin 50'nci yıl dönümü. Önen, salgınının yol açtığı beklenmedik aksiliklere rağmen, iki ülke arasındaki stratejik iş birliği ilişkilerinin güçlendiğini görmekten memnun olduklarını belirtti. Gazetedeki haberde, "Dost, kara günde belli olur.’’ atasözünde belirtildiği gibi bin yıllık Türk-Çin dostluğu, Türkiye’nin Çin’e 2020 yılının başlarında Wuhan’da yeni koronavirüsle savaşırken yardım elini uzatan ve acil ihtiyaç duyulan tıbbi malzemeler gönderen ilk ülkelerden oluşuyla da değerini ispat ettiği vurgulandı. Bu özel dayanışmanın son ispatı da aşı iş birliğinde görüldü. Türkiye’nin Sinovac’ın Covid-19 aşısını tedarik etmesi, iki ülke halkının toplu bağışıklığa kavuşması yönündeki çabaların kritik bir parçası oldu. Dahası, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan salgın karşısında küresel sağlık işbirliğini siyasallaştırma çabaları esnasında hem halkı aşı olma konusunda cesaretlendirmek hem de bir güven mesajı vermek üzere Çin aşısını yaptıran ilk dünya liderlerinden oldu.
İki ülke arasındaki ortaklık üst düzey diyaloglarla ileriliyor
China Daily haberinde ayrıca, üst düzey diyalogların ikili ortaklığı ilerletmeden ayrı düşünülemeyeceğine de değinildi. Bu yüzden, Çin Devlet Konseyi Üyesi ve Dışişleri Bakanı Wang Yi’nin mart ayı sonlarında Türkiye’ye yaptığı ve her iki tarafın ilişkilerin her merhalesini gözden geçirme imkânı bulduğu ziyaretini memnuniyetle karşılandığı belirtildi. Bu, son beş yılda bir Çin Dışişleri Bakanı’nın Türkiye’ye yaptığı ilk ziyaretti ve bundan sonra iki ülkenin dışişleri bakanları arasındaki diyaloğun sıklaşmasını samimiyetle temenni ediyoruz açıklamasında bulunuldu. Benzer şekilde, Çin’den Türkiye’ye devlet başkanı düzeyinde son 20 yılda bir ziyaret yapılmadığı ve bunun en erken tarihte gerçekleşmesini, Devlet Başkanı Xi Jinping’i ağırlamayı umdukları da vurgulandı. Türkiye ile Çin’in en üst düzeyde düzenli ve yakın temas halinde olmasını iktiza eden çok sayıda bölgesel ve küresel gelişme mevcut. Önen'in açıklamasında, ülkelerin, gelişmekte olan ülkeler için daha adil koşullar taahhüt eden kural temelli, çok taraflı bir küresel ticaret sisteminin korunması konusunda benzer yaklaşımlara sahip olduğu ve Türkiye'nin Çin ile bu konudaki diyaloğu güçlendirmeye hazır olduğu belirtildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Temmuz 2019’da yaptığı Pekin ziyaretinde şahsıyla Devlet Başkanı Xi arasında varılan üst düzey mutabakat, Türkiye’nin Çin karşısında verdiği ticaret açığını düşürecek daha dengeli ve çifte kazanca dayalı ekonomik ilişkiler oluşturmada kolaylık sağlayacağı, Çinli yatırımcıları Türkiye’ye yatırım yapmaya teşvik etme hususlarındaki ortak kararlılığın bir göstergesi olduğu vurgulandı.
Türkiye ile Çin, 2020 yılında pozitif büyüme kaydeden G20 ülkeleri oldu. Bu olgu, Türkiye’nin kuruluşunun 100. yıl dönümü olan 2023 itibarıyla 1 trilyon dolar büyüklüğünde bir ekonomi olma hedefi ve Çin’in ekonomisini dünyaya daha fazla açma hedefi ile birlikte düşünüldüğünde Çin’e farklı alanlardaki ihracatı artırma ve Türkiye’de daha fazla Çinli şirketi ağırlamaya yardımcı olacak.
Kültür ve turizm desteği
Kültür ve turizm iş birliği de henüz açığa çıkarılmamış büyük potansiyel bulunan bir başka saha. Pekin’de Yunus Emre Enstitüsü mayıs ayında açılacak. Önen, "merkezin iki halk arasındaki karşılıklı anlayışı daha yüksek bir seviyeye taşıyacağına inanıyoruz" açıklamasında bulundu.
Bunun ötesinde, Türkiye'yi ziyaret eden Çinli turist sayısının artmaya devam etmesi ve 2019'da 565 bine ulaşarak rekor kırması salgın öncesinde turizm iş birliğinin güçlendiğine dair olumlu sinyaller verdi. Salgın kısıtlamalarının gevşetilmesi sonrası tüm direkt uçuşların yeniden başlaması, sivil havacılık portföyünee yeni destinasyonlar eklenmesi hedefleniyor.
Türkiye, orta vadede yıllık 1 milyon Çinli misafir ağırlama hedefini gerçekleştirmek için güvenli seyahat uygulamalarını hayata geçirerek, Çin dostu havalimanları, müzeler ve turistik mekânlar yaratarak uluslararası seyahati canlandırma yönünde de çalışmalarını sürdürüyor.
Ortaklığa fırsat sunan Orta Koridor projesi
Türkiye-Çin ortaklığına dair birçok fırsat sunan bir başka alan da Türkiye'nin Orta Koridor projesi ile Çin'in Kuşak ve Yol inisiyatifinin uyumlaştırılması. Her iki ülke de geniş Avrasya bölgesinin ekonomik ve lojistik entegrasyonunu amaçlayan iddialı bağlanırlık projeleri ortaya koyma hususunda benzer bakış açılarına sahip.
Orta Koridor'un yanı sıra, Türkiye'nin 2019 yılında başlattığı "Yeniden Asya" girişimi de Asya’nın hızlı ekonomik ve sosyal dönüşümün merkezi olarak yükselişinin sunduğu fırsatları olumlu değerlendirmeye dayanıyor. Bu bağlamda Çin de Asya'da çok taraflı iş birliğinin yoğunlaştırılmasında kıymetli bir dost ve hayati bir ortak olarak görülüyor.
Türkiye'nin insani ve girişimci dış politikasının ana ilkesinin uluslararası toplumun her üyesiyle dostane ilişkiler sürdürmek olduğunun altı çizildi. Bu, aynı zamanda dünyadaki en ivedi sorunlar karşısında Çin ile yakın şekilde çalışma taahhüdünün de temelini teşkil ediyor. Önen, "Salgının yol açtığı tüm zorluklara rağmen, diplomatik ilişkilerin yarım asrı geride bıraktığı yıl dönümünü kutlamaya hazırız ve Türkiye-Çin stratejik iş birliğini derinleştirmede kararlıyız." diyerek Çin-Türkiye iş birliğinin artacağı mesajını verdi.